top of page
  • LinkedIn - Black Circle
  • Facebook - Black Circle
  • Twitter - Black Circle
  • Instagram - Black Circle
  • Google+ - Black Circle
  • YouTube - Black Circle
Featured Posts

Hayatının Anlamı Ne?



Evet tatile gidenler döndü mü?


Ben bu sene ayağımı henüz deniz suyuna değdiremedim, hem çalışıyorum hem de yeni projelerimle uğraşıyordum ki anneannemin ölüm haberini aldım geçen hafta apar topar ailemin yanına gittim. Merak etmeyin bu öyle acılı bir yazı olmayacak.


Çünkü resilience (hayata karşı esneklik) kavramını içselleştirdiğimden beri acılarımı da, hayatın getirdiği kötü sürprizleri de daha kolaylıkla göğüsleyebiliyorum. Dağılmadan. Dönüşte otobüsle dönmek istedim. 10 saat düşüncelerimle başbaşa kalmak, yavaşlamak. Ve şu satırları yazdım sizlerle paylaşmak için…


'Bütün kayıplarını düşün. Bütün kaybettiklerini. Bütün o sessiz haykırışlarını. Sana yapılan haksızlıkları. Bütün acılarını, öfkeni, üzüntünü, pişmanlıklarını. Hoşlandığın kişiye açılamamanı düşün. Sevdiğini söyleyemediğini. Babana sarılıp da beni sevmeni istiyorum diyemeyişini düşün. Tüm kaçırdığın doğumgünlerini, bayram ziyaretlerini. Yöneticinden izin isteyemediğini ve karnına giren krampları düşün. Zam isteyemeyişini.

İş görüşmelerinde zorla giydiğin ceketin altında heyecandan terlediğini. Üniversite sınavındaki ‘şimdi başlayabilirsiniz dediğinde kitapçığın ilk açışını düşün. İsim soy isim kutucuklarını doldururkenki stresini. Tüm bu stresli anları düşün…


Hepsi aslında ne zor geliyordu ve şimdi sadece bir anı öyle değil mi? Geçti. Geçiyor.


Peki uzun bir kışın ve yılın ardından ayaklarını ilk kez denize değdirdiğin an? Sevdiğinin boynundaki kokuyu içine çekerek sarılışın? O yanaktan ilk öpüşün? Yeni doğan bir bebekle ilk kez göz göze gelişin, onun o minik parmaklarını ilk tutuşun? Kedinin ya da köpeğinin yanıbaşında içini çekerek uyuması?Doğanın içinde kuş cıvıltılarıyla ayaklarında o çimleri hissetmek?İlk papatyanın kokusu.. Bunlar da geçiyor değil mi?


Peki ne yapacağız?'


Bunları yazdım. Sonra farkettim ki, küçüklüğümden beri hep daha büyük bir amacım olduğuna inanmıştım. Ben insanlara yardım edecektim. Tabii 5 yaşında genetik mühendisi olma hayalim fil büyüklüğünde elma yapıp dünya açlığına son vermekken 30 lu yaşlarda plazada 9-5 işte ancak etrafımdaki arkadaşlarıma yardımcı olmaya çalışıyordum ve kendime. Unutarak…Unutmaya çalışarak. Çoğu zaman korkuyordum, Gizem sen de sıradan birisin, onlar gibi olmaya çalış bak millet nasıl şikayet etmiyor sen de bu hayata alış. Diyordum. Çünkü korkuyordum o zamanlar, başarısız olmaktan, diğerlerinin haklı olmasından, insanlara yardım edememekten.


Fakat bu dünyaya pozitif bir ayak izi bırakmak, anlamlı bir hayat yaşamak, erdemli ve onurlu olmak, çevreyi ve hayvanları korumak, insanlara yardım etmek gibi gizli isteğiniz varsa, üzgünüm dostlarım ama bu öyle unutmaya çalışarak geçmiyor. Çünkü bunlar ‘değerler’ ve siz değerlerinize uygun yaşamadığınızda enerjiniz düşüyor ve bu hayatın içi boşalıyor. Anlamsız geliyor sonra çoğu şey.


Nedenini biliyor musun? Ne istediğini? Hayatın amacını? Gelecekte neler yapacağını? Tutkunu?


Beni yanlış anlamayın lütfen, herkesin değerleri bunlar değil. Onlar için yazmıyorum zaten, çoğu cynic bu yazdıklarımı küçümseyici bir edayla çocuksu bulacaktır, buluyor. Ama ben vazgeçmiyorum. Neden? Çünkü bu satırları okuyan ve bir zamanlar benim gibi sıkışmış hissedenler olduğunu biliyorum. Onlar için yazıyorum, vaz geçmesinler diye.


Zeki ve kırılgan olabilirler, her şeyi kafaya çok takıyor olabilirler, ne istediklerini bilmiyor olabilirler, içlerinde anlamlı bir şey yapma ateşiyle yanııyor fakat ne yapmak istediklerini bilmiyor olabilirler. Biraz güç verelim birbirimize diye yazıyorum.


Eğer bunları okuyorsan ne olur vazgeçme. İstediğin şey bir anda kapına gelmeyecek. Hayalperest olmak güzel fakat bunun fazlası gerçeklikten kopartıp seni paralize eder ve zaman geçer. Zamanı yakala, hayatını yakala, önceliklerini belirle ve saçma ve ufak da olsa bir adım at.


Bunun için size birkaç soru hazırladım en sakin anında bunlara verdiğin dürüst ve samimi cevaplarla belki senin o içindeki alevi titrek de olsa yeniden yakarızJ

Ben size güveniyorum, lütfen siz de kendinize güvenin ve ne zaman isterseniz burada olduğumu unutmayın.


İşte sorular hemen aşağıda…Ben bu soruları atölyelerimde kullanıyorum, atölyelerime gelemeyenler için de paylaşmanın önemine inanıyorum o yüzden elimden geldiği kadar, hiç tanışmasak da sizlere iyi geliyorsam ne mutlu bana. İçimdeki o çocuk fil büyüklüğünde elmalar yaratmıyor ama kendine güvenen, hayatında etkili kararlar alan, yükselen, tekrar başarılı ve mutlu olan insanlar yaratıyor. İçimizdeki yaratıcı güce güvenelim, orada bir yerlerde olduğunu biliyorum umarım tekrar bulabilmenize yardımcı olabilirim.


PS: 27 Temmuz ve 3 Ağustos’ta Kendini Tasarla! / Re-design Atölyemi yeniden yapıyorum, katılmak ya da bilgi almak isterseniz https://www.gizemsahan.com/events/kendini-tasarla-re-design-yourself-2 linkine tıklayabilir ve her zaman gizemsahan@gizemsahan.com dan bana ulaşabilirsiniz:)



‘Neden’ini Keşfet!


1. Yöneticine hayran mısın ve saygı duyuyor musun?


2. Kendini doğru şartlar altında ve şu anki işverenin ile mutlu görebiliyor musun?


3. Ailen ve arkadaşların ile yeterince vakit geçiriyor musun?


4. Düzenli fitness rutinine bağlı kalabiliyor musun? ( Haftada 3 kez gibi)


5. Bazen sahip olduğun fikir üzerinde çalışmak için sabırsızlanarak alarm saatinden daha erken uyandığın oluyor mu?


6. PROFESYONEL hedeflerine ulaşmanda sana yardım eden veya ilham veren 5 kişi düşünebiliyor musun?


7. KİŞİSEL hedeflerine ulaşmanda sana yardım eden veya ilham veren belirli 5 kişi düşünebiliyor musun?


8. Kişisel değerlerini ve inançlarını biliyor musun?


9. Şirketinin ürettiği ürün veya hizmetlere derinden inanıyor musun?


10. Bankada 10 milyon doların olsaydı, aynı işi yapar mıydın?


11. İşinde sık sık kendini kaybediyor ve zaman geçtikçe eğleniyor musun?


12. Bir gün gerçekleştirmek ve peşinden koşmak istediğin fikirlerinin bir listesi var mı? Bu liste güncel mi?


13. Bir gün yazmaya veya potansiyel olarak bir blog açmaya ilgi duyuyor musun?


14. Kendi tutkunun ne olduğunu biliyorsun ama onun etrafında nasıl anlamlı bir iş inşa edebileceğini bilmiyor musun?


15. Değer verdiğin insanlar potansiyelini tam olarak karşıladığını hissediyor mu?


16. Sen potansiyelini tam olarak kullandığına inanıyor musun?


17. Yaptığın işten içten içe gurur duymuyor musun?


18. En çok zaman harcadığın insanlar, fikirlerini ve hayallerini destekliyor ve seni cesaretlendiriyor mu?


19. Şu anda kazandığın para miktarından memnun musun?


20. Hayatının 20 yıl sonrasına gitmiş olsan, şu an yaptığın işten gurur duyar mısın?


21. Bir misyonun ve amacın var mı? Eğer şimdi yapman gerekse, hemen yazabilir veya söyleyebilir misin?


22. İş dışında zaman ayırdığın hobilerin ve ilgi alanların var mı?


23. En son ne zaman gerçekten heyecanlandığını bir düşün. Bu heyecan duygusunu düzenli olarak yaşıyor musun? (en azından haftada bir)


24. Önümüzdeki on yıl içinde sahip olmak istediğin net bir vizyon ve etki yönü var mı?


İşte bunların hepsi #selfcoaching soruları. Kendi kendimizi keşfetmemiz ve bu dünyayı daha iyi bir yer haline getirmemiz için, hiç yardım isteyemeyenlere yardım edebilmek için beğenip paylaşabilirseniz çok sevinirim:)


Görüşmek dileğiyle,

Sevgilerimle,

Gizem




Recent Posts
Follow Me
bottom of page